Şimdi tanışmadan ayrıldık,
en kötü yerinde bitirecekleri tuttu bu defa filmi.
Makinistten çıkarmayacağım hıncımızı,
hazırlıksız yakalandı aşk
suç onun.
Ummazdı ne senden, ne benden.
benim yüreğim ki ellerimden sakar,
aşk bu işte;
sabıkalı kasten adam sevmekten.
'Sıkı tutsana kızım kendini' demekten başka şansım kalmamışken
kaydı döküldü elimden her yana
üstüm başım bela.
Seni öyle görünce,
aynı yastıkta,
gözler yarıda,
görmediğim gibi yani daha önce...
Yetmişken şişenin dibindeki votka sarhoş olmaya,
sevmişken çok önce bir yaz seni
o geceki gibi;
hatırlamışken,
şaşırmışken,
arınmışken,
anlamışken.
Terasta bir gece
dizime koymuşken ummadan beklediklerimi,
büyürsen biraz daha
ben de ne olacağını düşünmemişken
düşer gibi kanepeden...
aşk kafasını çarptı işte bir yere
ben de bilmiyorum
nasıl oldu
en acemi senaryosu bu muydu
kader yazanın
ve erken sevmişken geç gelen sevilgeni
içimde kendimden bile saklamışken...
susmuşken halbuki dilimin ucuna gelen akşamlarda
arabayı duvara duvara sürerken
bunu kaç kere daha okuyacağını bilmeden
öğrenmiştim senden evvel
kimseden değil kendimden
kimse kimseyi ölene kadar sevmedi
bunu ben de yapamam

unut beni orada
unut ki
seni sevmek için
bir şansım daha olsun
sevdirmek için de

unut ki yeniden tanışalım
unut ki
sarılabileyim sana
bir sokak ortasında yeniden
aklımda sonrası yokken
yoksa ne işe yarar
uzakken içlediğin
daha da uzaklar.

22.02.2014
03:50